Ana içeriğe atla

itt

BAKANLIK YOL GÖSTERİCİ VE DENETLEYİCİ OLMALI

15.08.2018 - 15:25

YENİ SAĞLIK BAKANI’NIN ÜLKEMİZDEKİ SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN SORUNLARINI İYİ BİLDİĞİNİ BELİRTEN ŞAFAK SAĞLIK GRUBU CEO’SU PINAR BAYRAMGÜRLER, SAĞLIK SEKTÖRÜYLE İLGİLİ BEKLENTİLERİ HAKKINDA KONUŞTU.

Türkiye, 24 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir yönetim sistemine geçti. Bu yeni sistemin sağlık sektörünü nasıl etkileyeceğini düşünüyorsunuz? 
Evet, bundan böyle Türkiye yeni bir yönetim biçimi ile tanışacak. Henüz hiç kimsenin bu sistemin ne getireceği ya da ne götüreceği konusunda tam bir fikri yok. Ben  şahsen  ‘’Başkanlık’’  sisteminde  kararların  daha  kolay, daha  çabuk  alınabileceğini  ve  uygulamanın  daha  iyi  olacağını  düşünüyorum. Bu iyileşme mutlaka sağlık sektörünü de olumlu etkileyecektir. Ülke nasıl idare edilirse edilsin, bilimsel gelişmelerin durmadığı bir dünyada yaşıyoruz. Hekimlerimiz tüm dünyada olduğu gibi bu inanılmaz değişimi ve bilgi akışını öğrenip hastalarına uygulamaya çalışıyorlar. Hastanelerimiz de teknolojiyi takip ediyor. En son teknolojiyi ülkemize getiriyoruz. Yeni sistemde bürokrasinin azaltılacağını, kararların çabuk alınıp, sorunların daha kolay ve kısa sürede çözülüp aşılacağını düşünüyorum. Ayrıca yeni sistemde tedarik malzemelerinin daha çok yurt içinde imaline ağırlık verileceğini,  kullandığımız malzeme ve teknolojide dışa bağımlılığımızın azalacağına inanıyorum. 

Yeni ülke yönetiminden sağlık sektörüyle ilgili beklentileriniz nelerdir?
Öncelikli beklentimiz artan maliyetlerin karşılığında SGK ödemelerinin düzeltilmesi.  9 senedir SUT fiyatlarında ciddi bir düzeltilmeye gidilmedi. Türk Sağlık Sistemi ciddi bir işletme sıkıntısı  yaşıyor. Hastanelerimizde  kadro  sıkıntısı  çekiliyor. Uzman  hekim  bulmakta  sorun  var. Kamuda  çalışanların   görevlerini  aksatmadan  özel  hastanelerde de  çalışabilmelerinin  yolu  açılmalıdır. Ayrıca  hastaneler  gerekli  gördükleri  ve  ihtiyaç  duydukları  kadar  uzman  hekim  görevlendirebilmeli,  servis  ve  yatak  adedini  belirleyebilmelidir. Bakanlık  yol  gösterici, eğitici, ve denetleyici  olmalıdır. Yeni  bakanımızın  ülkemizdeki  bu  sorunları  çok  iyi  bildiğini  biliyoruz. Kendisi sektörümüzün  içinden  gelmektedir. Ve yıllarca  bu  sıkıntıları  yaşamış  birisidir.

Sağlık sektörünü gerek hastane gerekse hekim kalitesi açısından Avrupa ve dünya ile kıyasladığınızda neler söylemek istersiniz?
Ülkemizde  hayat  şartlarının  iyileşmesi, halk  sağlığı  hizmetlerinin  gelişmesi ve  sağlık  hizmetlerindeki  düzelme  ve  dönüşüm  ile  doğumda  beklenen  hayat  süresinde  önemli  bir  iyileşme  olmuş  ve  OECD  ülke  ortalamalarına  gelmiştir. 2015  yılında  bizde  doğumda  beklenen  hayat  süresi  79,1  olmuştur. OECD  ortalaması  80’dir. Yeni  doğan  ölüm  oranları  çok  yüksek  iken  bu  oranlarda  OECD  oranlarına  gelmiştir. 2015’de  OECD  de bin  canlı  doğumda  ölüm  oranı   7,7 iken  bizde  7’ye kadar  gerilemiştir. ABD ‘de bu  oran  6,2 dir. Yani  ABD ‘de  her canlı  doğan  bin  bebekten  6,2 si kaybedilmektedir. ABD ‘de  yılda  bir  kişiye  harcanan  para  ile  Türkiye de  8-9  kişiye  hizmet  verilmektedir. ABD  en fazla  MR  tekti  yapan  ülkedir. Arkasından  Türkiye  gelir. Her  iki  ülkede de  yıllık  1000  kişiden  100  civarı  tetkik  yapılmaktadır. İsrail de  bu  sayı  20  MR  tetkikidir. Bunu  düşünmek  lazım.
Çağımız  iletişim ve bilgi  çağı. Dünyanın  herhangi  bir  yerindeki  bir  bilim  adamının  ya da  hekimin  uygulaması  veya  keşfi  ülkemizde de  hemen   tatbik   edilir, uygulanır. 
Gelişmiş  ülkelerde  sağlığa  erişim  hem  zor  hem de pahalıdır. Örneğin  İngiltere’de bir  uzmana  muayene  olabilmeniz  aylar  alır. Bizde  sağlığa  erişim  fevkalade  kolaydır,  ve  dünya  standartlarına  göre  çok da  ucuzdur. Bizde yapılmayan hiçbir tedavi yoktur.
Türkiye  olarak  bu  konuda  çok  iyi  olduğumuzu  rahatlıkla, iftihar  ederek  söyleyebilirim. Dünyada  sağlık  hizmetlerini  en  iyi  ve  en  ucuza  vatandaşına  veren bir ülkeyiz. 

Grubunuz bünyesindeki hastanelerin ve tıp merkezlerinin çalışmaları hakkında bilgi verebilir misiniz? 
Grubumuz bünyesinde 5 hastane, 5 tıp merkezi ,1 diyaliz merkezi ve 5 okul bulunuyor. Hastanelerimizin hepsi genel hastaneler olmakla birlikte farklı branşlarda yoğunlaşmışlardır. Grubumuzun ilk hastanesi olan Avrupa Şafak Hastanesinde Kalp Hastalıkları ve Kalp Cerrahi ile Tüp bebek merkezimiz ön planda iken İstanbul Şafak hastanemizde Kadın Hastalıkları ve Doğum ile El ve Mikro Cerrahi ön plana çıkıyor. Ataköy Hastanemiz Göz Hastalıkları ve Obezite Cerrahisinde ön planda iken Aile hastanemizde Beyin Cerrahisi ön plana çıkıyor. Göztepe Hastanemiz genel hastane olmakla birlikte Beyin Cerrahisi ve Genel Cerrahide öne çıkıyor. 

Yeni yatırım projeleriniz var mı?  
Büyüyen bir grup olarak karşımıza çıkan yatırım projelerini değerlendiriyoruz. Göztepe hastanemizi bünyemize daha yeni kattık orada hem medikal hem de otelcilik adına iyileştirmelerde bulunuyoruz. Arnavutköy’de bulunan tıp merkezini yeni binasına taşıyarak büyütme çalışmalarımız devam ediyor. Bunlardan bağımsız olarak Anadolu yakasında uygun zamanda uygun bir projeyi değerlendirmek ve hayalimiz olan kendi üniversitemizi kurmak adına çalışmalarımız devam ediyor.

Sağlık turizmine yönelik çalışmalarınız var mı? Varsa en çok hangi ülkelerin vatandaşlarına sağlık hizmeti veriyorsunuz?
Hastanelerimize Balkan ülkelerinden, Ortadoğu ülkelerinden ve Avrupa ülkelerinden gelen hastalarımız mevcut. Bazı ülkelerin direkt bakanlıklarıyla sözleşme yaparak, bazı ülkelerden bireysel hastaların transferiyle sağlık turizmine destek veriyoruz. Bu bağlamda Üsküp’te ve Irak’ta tanıtım ofislerimiz bulunuyor. Çoğunlukla Ortadoğu ve Balkan ülkelerinden gelen hastalara hizmet veriyoruz

a

Yukarı