Ana içeriğe atla

itt

Türkiye’yi bırak, Euro Bölgesi’ne bak!

16.08.2018 - 13:59

Temmuz ayının son gününde Euro Bölgesi’nin çeyreklik büyüme verileri ilan edildi. Çeyreklik büyümelerin son iki yılda iyice yavaşladığı ve 2018’in ikinci çeyreğinde ise büyümenin iyice küçüldüğü ortaya çıktı.
2018 yılında ilk çeyrekteki büyümeyle ikinci çeyrek büyümesi karşılaştırıldığında, sadece yüzde 0.3 büyüme farkı vardı. Bu, 2016’dan bu yana olandan daha yavaş bir büyümeydi. 2017’den bu yana para politikasını düzenleyenler, Merkez Bankası’nı kriz ortamında çözüm getirmesi için devreye sokmalıydılar. Son yılın ilk çeyreğinde büyüme zaten sadece yüzde 0.4 kadardı. Öte yandan Reuters bile büyümenin aslında yüzde 0.4’ten yüksek olacağı tahminini yapmıştı.
Eldeki büyüme verileri detaylı değil. Ama dünya çapında yavaşlama geldiğinden de şüphe ediliyor. 2017 sonunda büyüme çeyrekleri, yüzde 0.7 ve sonraki çeyrekte de yüzde 0.4 olmuştu. Commerzbank ekonomisti Christoph Well, “Elimizdeki veriler nedeniyle son iki çeyrekte Euro Bölgesi’nin önemli büyüme kaybı yaşadığını biliyoruz.” diyordu.
2018’de bölgedeki yüksek petrol fiyatları, bu yıl şirketlere yük olmuştu. Ama esas endişeler, yani ABD ile dünyanın geri kalanları arasında ticaret fiyatı sorunları, şirketleri hırpalayacak ve yatırım ile ihracat azalacaktı.
ABD Başkanı Donald Trump’la, Avrupa Komisyonu Başkanı Jean- Claude Juncker görüştükten sonra ise risklerin bir miktar azaldığı düşünülmekte. Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi ise ticaretin geçtiğimiz yılda, eskisi kadar ekonomik destek yaratmadığını vurguluyordu. Büyüme ise spektaküler olmasa da gene de etkili olabilecekti.
Eurostat, ilan ettiği son rakamlarda, haziran ayında, işsizliğin Aralık 2008’den bu yana en düşük yüzde olan 8.3 düzeyinde olduğunu açıklıyordu. Ekonomistler ise işlerin çok kötü olmadığını ve Avrupa Merkez Bankası’nın yıl sonunda olabilecek 2.5 trilyon Euro likidite artırmasının gerekmediğini söylüyor. Yani Avrupa Merkez Bankası’nın normal yaklaşımını değiştirmesinin gerekmediğini vurguluyorlar. Bu durumda faiz hadlerinin Eylül 2019’a kadar artırılması pek gerekmiyor.
Sonuçta Avrupa Merkez Bankası, her ay aldığı bonoları 30 milyar Euro’dan 15 milyar Euro’ya indirmeyecek gibi. 

a

Yukarı