Yüzde 58’lik pazar payıyla 50’den fazla ülkede sektördeki liderliğini sürdüren Universal Robots, şimdiye kadar yaklaşık 25 bin Cobot kurulumuyla globalde ve Türkiye’de insan merkezli otomasyonu herkese ulaştırmayı hedefliyor. Universal Robots’un Cobot’ları, robot programlama uzmanlığı gerektirmeyecek şekilde kolay programlanabilir olması, hızlı kurulum, esnek konumlandırma ve iş birliğine dayalı (Collaborative) yapısı sayesinde KOBİ’lere önemli avantajlar sağlıyor. KOBİ’ler, Cobot’larla üretimi verimli hale getiriyor.
KOLABORATİF ROBOT TEKNOLOJİSİYLE OTOMASYONA KOLAYCA GEÇİŞ
KOBİ’lerin robot teknolojisine geçişiyle ilgili konuşan Universal Robots Satış Geliştirme Yöneticisi Kandan Özgür Gök, “KOBİ’ler, büyük ölçekli üretim yapmadıklarında robot teknolojilerine yatırım yapma ve bu teknolojileri kullanma konusunda tereddüt yaşıyordu. Bu tereddüt Universal Robots ile aşılmaya başladı. Cobot’lar, endüstri alanındaki büyük işletmelerle birlikte KOBİ’ler için de önemli katkılar sağlıyor. Günümüz üretim süreçlerinin değişime uğrayarak esnek bir hale gelmesi ihtiyacı ve kolaboratif robotun mucidi Universal Robots’un geliştirdiği ileri teknolojiyle kullanıcılara sağladığı sayısız avantaj, KOBİ’leri de kolaboratif robot teknolojilerini kullanma yönünde bir değişime zorluyor.” dedi.
KOBİ’LER ESNEK ÜRETİMLE VE BİRÇOK YENİLİKLE TANIŞIYOR
Son dönemde KOBİ’lerin robot teknolojileri kullanma eğilimlerine bakıldığında; sadece yüksek adetlerde aynı kalitede üretim yapmanın dışında gerçek anlamda esnekliğe ihtiyaç duydukları, kaliteden ödün vermeden düşük üretim adetleri için hızlı değişimlere cevap verebilmeyi önemsedikleri gözlemleniyor. Bu çerçevede iş birliğine dayalı kolaboratif robotlar küçük işletmeler için de daha fazla talep görecek ve geleceğin iş modeli kolaboratif robotta olacak.
Sağladıkları bu avantajların dışında insanla birlikte güvenli olarak iş birliğine dayalı çalışabilmesi, az alan kaplaması, esnek konumlandırılarak farklı görevler içinde kullanılabilmesi, hızlı kurulum ve programlama yapılabilmesi, robotun elle hareket ettirilerek de programlanabilmesi, UR Akademi ile online olarak ücretsiz sunulan interaktif eğitim, 220 V güç gereksinimi ve az enerji tüketimi, UR+ ekosistemiyle Tak-Çalıştır-Üretime Başla! konsepti gibi birçok avantajla kullanıcılarına kalite, esneklik, ergonomi ve maliyet avantajı sağlıyor. Bu avantajlar, kullanıcıların bulundukları iş alanında rekabetçi olmalarını sağlıyorlar.
Cobot’lar, geniş uygulama alanları ile paketleme, enjeksiyon makineleri, makine besleme, yapıştırma, boya, cıvatalama, kalite kontrol, alma-bırakma, montaj, test ve laboratuar işlemleri gibi küçük veya büyük işletmelerde üretim süreçlerinin farklı aşamalarında kullanılıyor.
24 SAAT BOYUNCA ÜRETİM MÜMKÜN
Cobot’lar genellikle basit bir süreci çalışanlarla hemen hemen aynı hızda gerçekleştiriyor. Bu nedenle manuel olarak elde edilen üretim miktarından memnun olunan durumlar için operasyonlar otomatikleştirilebiliyor. Robota uygun yörüngeleri öğreterek ve maksimum taşıma kapasitesine dikkat ederek Cobot 24 saat boyunca üretim gerçekleştirilebiliyor. Böylece verimlilikte bir artış gözlemleniyor.
